Hayattan beklentilerimize dair kurduğumuz hayalleri daha anlamlı ve yere basan bir gerçekliğe dönüştürmede bize yardımcı olabilecek 3 temel soruyu ele alıyoruz…

Hayallerimiz… Bugün yaptıklarımızı daha anlamlı kılan ve yarına karsı heyecan duymamızı saglayan hayattaki varış noktalarımız… Bir ev sahibi olmak ya da yeni bir araba…  Kariyerimizde önemli bir dönüm noktası yaratacak bir pozisyon değişikliği veya evlenip yuva kurulacak ideal bir eş…

Peki kaçımız kurduğu hayallerin peşinden ısrarla gitti, pes etmeden aynı azim ve heyecanla yola devam etti. Hatta belki bazılarımız kolaylıkla uzanıp alabileceği bir arzusunun yanından el sallayarak geçti. Peki nedir bunun sebebi? Neden bir yandan sürekli hayal kurarken diğer taraftan bu fikirleri bir türlü realize edememekten yakınıyoruz?

Bir psikolog arkadaşım bana şöyle demişti: ‘Evlenmek istediğini söylediği halde bir türlü aradığı ideal eşi bulamamaktan yakınan onlarca kadın ve erkek, bu duruma bir çözüm bulmak için beni ziyaret ediyor. Bunlardan bir kısmı hayatlarına kolaylıkla kimseyi alamazken bir diğer kısmı hayatlarına giren insanı hızla kendinden uzaklaştırıyor. Öykülerini dinlediğimde hepsinin ortak noktası aslında gerçekten evlenmek istemiyor olmaları… Birkaç görüşme sonrası -hatta tek bir görüşme bile olabiliyor- kendileri için ideal kabul ettikleri kriterlerine rağmen her seferinde yeni bir bahaneyle o kişilerin kendisine göre olmadığını düşünerek yoluna yalnız devam ediyor.

Çok ilginç değil mi? Peki bu örnek veya benzer hikayelerde olduğu gibi neden hayallerimizi başrole koyarken bahaneleri de ona yardımcı oyuncu tayin ediyoruz. Bu durumu analiz etmek ve hayattan beklentilerimize dair kurduğumuz hayalleri daha anlamlı ve yere basan bir gerçeklik haline getirebilmek için iç gözlem yoluyla kendimize yönelteceğimiz bir kaç soru bizi kendimizle yüzleştirerek yaşantımızı daha istikrarlı hale getirebilir.

Hayatını Detoksla

İlginizi Çekebilir: Kendimizi inandırdığımız yer neresi?

1- İstek ve arzularım bana mı ait?

İş hayatınızın başlangıcından beri hayalini kurduğumuz ev için bir türlü birikim yapamıyorsunuz. İlk yıllarda maaşınız düşüktü, sonraki yıllarda ise giderleriniz yüksek… Maaşınızdan artırabildiğiniz halde aylık kredi ödemenize karşılık gelecek rakamı düzenli olarak seyahatlere harcıyorsunuz…

Bir düşünün bakalım, acaba kendinizin mi başkalarının mı sizin için kurguladığı bir senaryoyu hayatınızda var etmeye çalışıyor ve bu yüzden sözüm ona ev alma hayalimizi bir türlü gerçekleştiremiyorsunuz. Belki dünyayı gezmek sizi daha fazla heyecanlandıracak bir plan olabilir, ne dersiniz? 

2- Gerçekten bu hayale ulaştığımda ne hissedeceğim?

Uzun yıllar arkadaşlarınıza en büyük hayalinizin bahçeli bir evde oturmak olduğunu söyleyip durdunuz. Peki bahçeli bir evde oturmanın size ne hissettireceğine hiç odaklandınız mı?

Bahçe ile uğraşmayı seviyor muyum, yoksa bu fikir bana son derece yorucu mu geliyor?

Bahçe kapısından sızacak minik dostlarımla aram ne kadar iyi, davetsiz bir misafir evime girerse bunu nasıl karşılarım?

Ulaştığınız hedef onca çabaya karşılık size gerçekten iyi hissettiriyor mu hissettirmiyor mu, özümseyin bu fikri iyice. Bakalım hisleriniz size ne söyleyecek.

iş hayatında başarı

İlgili Konu: İlişki mi, ilişmek mi?

3- Bunu gerçekten istiyor muyum?

Zihnimiz bazı somut gerçekler arasında sebep-sonuç ilişkisi kurarak bir analiz yapar ve alacağımız aksiyonlar için bize rehberlik eder.

Kariyer yolculuğunuzda atacağınız bir sonraki adım, her ne kadar bu ilişkiyi temel aldığınızda sizi yıllardır hayalini kurduğunuz terfiye götürecek bir yola soksa da, sezgileriniz pozisyonun kendinize uygunluğunu sorgulatarak, bu adımı atıp atmamak konusunda size rehberlik edecektir.

Gerçekten istediğinizi düşündüğünüz dilekleriniz için derinlerde bir yere bu soruyu sorun. Sezgilerinize tam olarak kulak verdiginizde iç dünyanız  size gerçek cevabı mutlaka verir.

İlginizi Çekebilir: Ev dekorasyonunda modunuzu yükselten 6 renk