Başlarken…

  • 2050 yılına kadar tahmini olarak dünya nüfusunun %70’i şehirlerde yaşayacak.
  • Birleşmiş Milletler‘in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri, bu şehirlerin herkes için güvenli ve sürdürülebilir olmasını sağlama ihtiyacını belirtiyor.
  • Dünya çapındaki şehirler, iklim değişikliği gibi sorunların etkisini azaltma esasıyla çeşitli yenilikler geliştirip uyguluyor.
  • Bu projeler, iklim değişikliğiyle mücadeleye yardımcı olabilecek küçük kentsel ormanları, sel sularını emebilen “süngerli” şehirleri ve gökyüzüne yükselen dikey ormanları içeriyor.

Sürekli artan küresel nüfus ve yükselen kentleşme ile güvenli, dayanıklı ve sürdürülebilir şehirler yaratmak yeşil gündemin en üst sıralarında yer alıyor. Birleşmiş Milletler, bu görevi ile birlikte dünyanın karşılaştığı zorlukları topluca ele almayı temel alan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefler’ni yeni konseptlerle geliştirdi.

Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar başlıklı temasına dahil edilen yenilikler arasında doğal afetlerin olumsuz etkilerinin azaltılması, herkesin yeşil alanlara erişiminin sağlanması ve şehirlerin çevresel etkilerinin ele alınmasına yönelik ilginç fikirler öne çıkıyor.

Daha iyi yaşamı merkeze alan mevcut yaklaşım, ilk kez Türkçe bir kaynakta, Hayatını Detoksla’da sizinle buluşuyor. İşte şehirlerde iklim değişikliği gibi sorunlara meydan okumaya yönelik yenilikçi yollardan bazıları…

sünger şehirler

1- Sünger şehirler

Bilim insanları, küresel ısınmanın sel de dahil olmak üzere ekstrem hava olaylarının varlığını tetiklediğini ve arttırdığını varsayıyor. Bu kapsamda bazı şehirler söz konusu riskleri azaltmak için doğanın gücünü kullanarak mücadele ediyor. Çin’de beton mahalleler, suyu doğal olarak tutabilen ve filtreleyebilen yeşil alanlarla iç içe geçti bile. Aynı konsept, yeşilliklerinden dolayı “bahçe kenti” olarak da anılan Singapur’da da uygulanıyor.

İlginizi çekebilir: HEPA filtrelerine sahip fütüristik hijyen ünitesi Blanc ile tanışın

dikey-orman

2- Dikey ormanlar

Yerleşime uygun alanların azalmasından dolayı insanoğlu, yaşadıkları yerleri genişletmek yerine yükselttiler. İtalya’nın Milano kentinde, mimarlar bu kez betonlarla değil, ağaç örtüleriyle bunu yaparak iki konut tipi yaşam alanında “dikey orman” oluşturdular.

800 ağaç, 4.500 çalı ve 15.000 bitkiye sahip olan bu orman, yere dikilmesi halinde üç buçuk futbol sahası genişliğinde bir alana tekabül ediyor. İsviçre, Hollanda ve Çin’deki şehirlerde de benzer, çevreci projelere devam edildiği kaydediliyor.

3- Her yere 20 dakika mesafede olmak

Mutlu ve sağlıklı bir yaşam için ihtiyacınız olan her şeyin 20 dakikalık bir toplu taşıma yolculuğunda, bisiklete sürüşünde veya evinizden yürüme mesafesinde bulunabileceğinizi hayal edin. Müthiş olurdu değil mi? Bazı şehirler bu amacı gerçeğe dönüştürmeye çalışıyor. Bu amaç doğrultusunda Avustralya’nın Melbourne şehri, diğer şehirlere öncülü eden bir pozisyonda, zira sakinlerinin mağazalar, iş hizmetleri, eğitim veya eğlence tesisleri gibi şeylere her zaman kolay ulaşılabilecek mesafede olmasını amaçlıyor.

4- Dahası iyisi var; her yere 15 dakika hedefi…

Paris Belediye Başkanı Rue de Rivoli ilginç biri. Çünkü hiçbir Parisli’nin çalışmak, alışveriş veya bir devlet kurumuna ulaşmak için yürüyerek ya da bisikletle 15 dakikadan fazla yol katetmemesi gerektiğine inanıyor. Bu hedefle geleceğe yönelik bir metropol prototipi planlanıyor. Sonuçları merakla bekliyoruz…

Her yere 10 dakikadan ne haber?

İlginizi Çekebilir: Zero Labs ile herhangi bir klasik otomobili elektrikli “temiz enerji kahramanına” dönüştürebilirsiniz

5- Minyatür kentsel ormanlar

Minyatür ormanlar, Japon tapınaklarından aldığı ilhamla dünyanın dört bir yanındaki kentsel alanlarda yer alan arazilerde günyüzüne çıkıyor. Bir botanikçi; tapınakların ve mezarlıkların etrafındaki korunan alanların, dayanıklı ve çeşitli ekosistemler üretmek için bir arada var olan çok çeşitli doğal bitki örtüsünü içerdiğini keşfetti. Bu küçük ormanların iklim değişikliğiyle mücadele etme potansiyelinin olması da sahip oldukları bir başka özellik.

6- Yeşil tren yolu

İnovasyon projeleri, sürdürülebilir şehir girişimlerinin ön saflarında yer alıyor ve yeşil alanların büyük ölçüde azalmaya başladığı Bangkok’da doğru yoldalar. Yakın zamanlarda, eski bir yükseltilmiş demiryolu hattı, bir şehir parkına dönüştürüldü. Projenin danışmanlarından biri, “Büyük olmayabilir, ancak kentsel dönüşüm için bir katalizör olarak önemli ve bu durum insanların kamusal alanlara bakışını değiştirebilir” dedi.

şehir

İlginizi Çekebilir: Arkeologlar Napoli’de sokak yemekleri satan 2000 yıllık bir büfe keşfetti

7- Daha akıllı yolculuk

İsrail’de yeni bir uygulama, daha hızlı, daha temiz ve daha rahat yolculuklarla yaşamanın bir anahtarı olabilir. Konsepti özetlemek gerekirse kullanıcılar konumlarını ve varış noktalarını girdikleri algoritma ile en verimli yolculuğu hesaplıyor. Sonraki süreçte ise toplu taşıma bu sisteme göre kişiyi yönlendiriyor. Sistem, COVID-19 ile savaşa yardımcı olmak için tanıtıldı, ancak kalıcı olarak uygulanıldığı taktirde, yılda 25 milyon dolar tasarruf edilebileceği düşünülüyor.

2050’ye kadar, dünya nüfusunun neredeyse % 70’inin şehirlerde yaşayacağı tahmin ediliyor ve bu da sürdürülebilir topluluklar kavramını artan nüfus için etkili bir çözüm haline getiriyor.

world-economic-forum

Gözden Kaçırmayın: Danimarka’da kendine bir ada inşa edip keyif yapan adam

Kaynak: World Economic Forum