Veri Gizliliği son yılların öne çıkan Teknoloji konu başlıklarından… 2020’de bu alanda bir dizi ilginç gelişme yaşandı, onlardan bahsedip WhatsApp ile ilgili bilinmesi gerekenlere değineceğim.

Bilgi Güvenliği dünyası için yoğun bir yıldı 2020… Koronavirüs ile birlikte artan siber saldırıların yanı sıra bazı mobil uygulamaların kullanımları öncesinde ekranda karşılaşılan ve ‘onaylanmasını’ talep ettikleri veri politikası sözleşmeleri ile ilgili bazı usülsüzlükler gündeme geldi. Örneğin basit bir haber uygulaması, kullanıcıların kamerasına erişim talebinde bulunuyordu. Oysaki tek işlevi gündemde öne çıkan haberleri göstermekti bu uygulamanın. Daha sonra kamera görüntülerini kaydettiği ortaya çıktı. Bir başka uygulamanın ise yine ‘izini belli etmeden’ aldığı e-posta adresi, ad-soy ad, adres gibi bilgileri ‘ücret karşılığı’ sattığı anlaşıldı. 2020’de kötü niyetli uygulama geliştiriciler sayısız benzer faaliyet ile kullanıcı gizliliğini ihlal ederek konuyu bir tür ‘gelir modeline’ dönüştürmekten geri kalmadı özetle.

2020 yılı ile ilgili değinilmesi gereken bir diğer önemli konu da Apple’ın iOS 14 işletim sistemi güncellemesiydi. iPhone’larda kullanılan en güncel işletim sistemi ile ilgili olarak Apple, uygulamaların talep ettiği ‘izinleri’ kullanıcıların işletim sistemi üzerinden değerlendirmesine imkan tanıyan özelliğini sundu. Böylelikle bir uygulamanın yükledikten hemen sonra ekrana çıkan ve uzun uzun yazıların olduğu, bu nedenle de birçoğumuzun okumadan onay verdiği sözleşmelerin yaratabileceği olası mağduriyetlerin önüne geçiliyor, ‘en başından’ izinler kontrol altına alınıyordu.

whatsapp sözleşmesi

İlginizi Çekebilir: Şehirleri daha yaşanılabilir kılan 7 yenilikçi proje

Apple’ın iOS 14 güncellemesi Facebook’un tepkisini çekti… Zira Facebook, bu özellik nedeniyle iPhone kullanıcılarına ‘nokta atışı’ reklam göstermesini sağlayan verilere erişim sağlayamıyordu. Sizin çok para harcayan biri olduğunuzu, Rolex saatlere ya da son model otomobillere baktığınızı tespit edemiyordu özetle. Kullanıcıları değerlendirerek ‘nokta atışı’ reklamlar gösteremediği için Apple’ı şikayet ediyor, hatta gazetelere ilan bile veriyordu.

En sonunda da WhatsApp kullanıcılarına (WhatsApp bir Facebook şirketidir), ‘eğer bana izin vermezseniz artık bu çok sevdiğiniz mesajlaşma uygulamasını kullanamazsınız’ diye bir bildiri gönderdi. Kullanıcılar karşılarına çıkan bir sözleşme ile ‘sev ya da terk et’ e zorlandı desek yanlış olmaz.

WhatsApp neyimizi istiyor?

WhatsApp sözleşmesini görmemiş olmanız imkansız, bu nedenle detaylı bahsetmeyeceğim ama konuyla daha kolay bağlantı kurabilmemiz adına durumu özetlemem gerekiyor;

Anlık mesajlaşma uygulaması WhatsApp, kullanıcı verilerini Facebook ile paylaşacağını, bunun onaylanmaması halinde kullanımın mümkün olmayacağını belirtiyor. Bir ‘son onay tarihi’ bile veriyor, eğer onaylamazsanız 8 Şubat 2021’de beni kullanamazsınız diyor.

Gelişmelerin kamuoyunda yarattığı tepki çarpıcı oldu… Telegram, Bip gibi benzer ama (bana sorarsanız hiçbir şekilde WhatsApp‘ın kullanım kolaylığını yakalayamayan) uygulamalara rekor ilgi kaydedildi. Signal gibi sıkıcı uygulamalar bile trend oldu bir anda. WhatsApp ise geri adım atmayacağını şirketin üst düzey isimlerinden birinin Twitter hesabı vasıtasıyla duyurdu. Konu hukuki mecraya bile taşındı… Kişisel Verileri Koruma Kurulu ve Rekabet Kurumu, WhatsApp hakkında soruşturma başlatıldığını duyurdu.

WhatsApp neyi istiyoru özetlemeye geldi sıra…
Sizin neleri satın aldığınızı görmek istiyor… Aslında başka şeyler de var ama en tehlikelisi bu…
Parfüm mü kolonya mı; Japon yemeği mi, İtalyan yemeği, Luis Vuitton mu Massimo Dutti mi, nelerden hoşlandığınızı kaydetmek niyetinde. Bu sayede Facebook ve Instagram’da size daha fazla ‘ilgili’ reklam gösterecek. Dolayısıyla nokta atışları yapılacak, bu da reklam veren şirketlere Facebook’a daha fazla ödeme yapıp aralıksız reklam verme yönünde motivasyon sağlayacak. Düşünsenenize bir girişimcisiniz, Instagram reklamlarınız o kadar başarılı ki, paraya para dememeye başladınız. İşte bu, WhatsApp‘ın sizin alışveriş verilerinize erişimi ve sizi kategorilendirmesi sonucunda ilgi alanlarınızla örtüşen reklamlarla karşılaşmanız sonucunda gerçekleşecek. Avrupa Birliği’ne yok eden bize var diye de merak ediyor olabilirsiniz, yanıtı basit…

Türkiye, Avrupa Birliği üyesi değil. Eğer üye olsaydı WhatsApp‘ın bu zorlayıcı ve veri düşmanı şartlarına maruz kalınmayacaktı. Avrupa Birliği, teknoloji şirketlerinin oyun alanı değil, çok ciddi kişisel veri güvenliği prosedürleri söz konusu ve Türkiye, bu kapsamın dışında olduğu için maalesef bu tür üzücü taleplerle karşı karşıya kalıyor…

 

İlginizi Çekebilir: 2021’de yükselişe geçecek 5 dijital sağlık ve esenlik trendi