Kış gündönümü olan 21 Aralık’ta en uzun gecenin ardından, geceler kısalarak gündüz süresi uzamaya başlarken, eşzamanlı bir şekilde gün batımından hemen sonra Jupiter ve Satürn’ün 0 derece Kova Burcu’nda ihtişamla bileşimi, insanoğlu için yavaş yavaş karanlıktan aydınlığa çıkışın başlangıcı olabilir. Sıfır derece, bir burcun enerjisini tam olarak Marsiyen bir şekilde ortaya koyduğu etkiyi gösterir.
İki kollektif gezegen olan Satürn ile Jüpiter’in 20 yılda bir yanyana gelmesine, kavuşumuna Sahipkiran diyoruz. Kelime anlamı olarak incelediğimizde TDK’nın tanımına göre ‘Güçlü ve üstün hükümdar’ demektir. Bu kavuşuma sahip kişiler hayatlarında en az bir konuda kalıcı ve istikrarlıdırlar. Dolayısıyla, kalıcı değerler üretirler. Tarihi incelediğimizde de Mustafa Kemal Atatürk , Cengiz Han ve Timur Han gibi güçlü ve karizmatik liderlerin Sahipkıran olduğunu görüyoruz.
1939-40’da Boğa Burcu’da, 1961 de Oğlak Burcu’nda, 1980 ve 1981’de Terazi Burcu’nda, 2000’de Boğa Burcu’nda, 2020’de Kova Burcu’nda Satürn ile Jüpiter’in yanyana gelerek bu büyük buluşmayı gerçekleştirdiğini görüyoruz. Toplumsal düzeyde 20 yıllık döngüleri değerlendirdiğimizde; 1939 sonu-1940 İkinci Dünya Savaşı, 1960 Darbesi, 1980 Darbesi, 1999 depremini takip eden Kasım 2000’deki ekonomik kriz yaşandı. Şimdi ise hep birlikte 2020’nin Sahipkıran etkilerini 2021’de daha net deneyimliyor olacağız. Global açıdan baktığımızda büyük zorluklarla, krizlerle birlikte, büyük siyasi ya da dini bir liderlerin ön plana çıktığını görebiliriz.
Yeni dünya düzenine hazır mıyız?
Global ve sosyal açıdan bakacak olursak eğer,
Bu kavuşumun bu yıl bu kadar önemli oluşunun sebebi; 20 yıllık Jüpiter Satürn kavuşumları ‘Küçük dönemleri’, 200 yıllık Jupiter Satürn kavuşumları ise ‘Büyük Dönem’leri başlatıyor ve 200 yılda bir de element değiştiriyor. Dolayısıyla biz önümüzdeki 20 yıllık süreçte ‘Hava Çağı’ nın temellerini atmış olacağız; bu sadece bir hazırlık aşaması. Bu dönemi bir fırsat olarak değerlendirirseniz, hayatınızda çok önemli kalıcı işleri başlatabilirsiniz.
Geçmişe dönüp baktığımızda bir önceki 200 yıllık kavuşumun Toprak elementinde gerçekleştiğini görüyoruz. Bu da daima somutluk ve materyalizm peşinde olma, hayal gücünde eksiklik, yeniliğe açık olmama, garanticilik olarak tezahür ediyordu hayatlarımızda. Etkileri şimdiden hissedilmeye başlansa da, 2021 yılı Hava Çağı’nın temellerini attığımız bir yıl olacak; ileri teknoloji, yapay zeka, yenilikler, dijital zeka, icatlar, uzayla ilgili gelişmeler ama en önemlisi de insan hakları ve özgürlük olarak hayatlarımıza yansıyacak. Toplu protestolara ve hatta devrimlere hazırlıklı olunmalı. Sonuçta hiçbir doğum sancısız olmaz. Sancı müjdenin habercisidir!..
Bireysel alanda etkilerini inceleyecek olursak,
Doğum haritalarımızda Kova Burcu’nun bulunduğu alan ve konularla ilgili 20 yıllık yeni bir döngüye girerken gelişip kök salacağız. Jüpiter planlayan, toleranslı, güvenilir ve büyük resmi görebilen bilge bir gezegendir. Satürn ise sıkı çalışma, sorumluluk alma ve emek vermenin gezegenidir; eğitir, olgunlaştırır. Bu da planlarımızın gerçekleşmesi adına gerçekten disipline bir şekilde çalışıp emek verdiğimizde karşılığını fazlasıysa alacağız demek oluyor. Yenilikçi, orijinal, farklı olanları bir araya getirip sunan girişimler daha kalıcı ve başarılı olacaktır. Aslına bakarsanız, esas doğamıza dönüp eski kadim yeteneklerimizi hatırlama sürecine giriyoruz. Çünkü bu ihtişamlı kavuşuma asteroid Pallas da eşlik ediyor olacak. Yeryüzü gökyüzü ile eşzamanlılıklar üzerine senkronize bir şekilde çalışır. Astroloji istatistiki bilgiler üzerine kuruludur.
2020’den aldığımız yaralarımızı Sahipkıran enerjisi ile çok hızlı ve pozitif bir şekilde sarabileceğimiz, yeniliklere ayak uydururken emeklerimizin karşılığını da alabileceğimiz bir dönem olmasını diliyorum hepimiz için. Değişimlere açık olurken birlik bilinciyle kalbimizi açıp saf sevginin içeri girmesine izin verdiğimizde her varlıkta yaşamın ve mucizelerin kıvılcımını görmeye başlayacağız.
Yukarı bakın, umutlanın.
Yıldızlar sizi asla yanıltmaz, aydınlatır.
Bir sonra ki yazımda Sahipkıran’ın burçlar üzerindeki etkilerini anlatıyor olacağım.
