Güneş ve Merkür, Venüs’ün peşinden Boğa Burcuna geçiyor. Boğa Burcu, bizim kendimizle olan ilişkimizi tanımlar öz’de, sonra bu ilişkimiz dünyaya açılır ve diğer insanlara yansır. Toprak grubunun ilk burcudur şunu anlatır; bir tohumu toprağa ekeriz ve ektikten sonra tohumun toprağa tutunabilmesi için onu kabul edip, koruyup, kollayıp muhafaza etmesi gerekir ki büyümeye başlayıp filizlensin. Toprak bunu tamamen iyicil niyetiyle yapar, tohum ziyan olsun istemez, çünkü Boğa burcunu Venüs yönetir.

Venüs Cosmos’un 2. iyicil enerjisidir ve bütün iyicil enerjisini dünyaya aktarır. Venüs sever, sadıktır, koruyup kollar, merhameti boldur ve Boğa Burcu, Venüs ile yücelir. Boğa, bu enerjiyi anlatır. Tüm iyi niyetiyle tutar, koruyup kollar. Bu özelliklerinden dolayı dişildir, hayır hayır aklınıza kadın-erkek ayırımındaki dişil-erillik gelmesin, öyle değil.

Diyelim bir fikrimiz var; bu fikri eyleme dönüştürmek için belirli düşünce kalıplarından geçirip olabilirliğini tartmamız gerekir. Fikrimizi düşünce kalıplarından geçirme evresini Boğa Burcu enerjisiyle gerçekleştiririz. Bu durum aynı şekilde kendimizle olan ilişkimizle de alakalıdır. Kendimize ne kadar değer verirsek fikirlerimizin olabilirliğine inanırız, onun üzerinde düşünür gerçekleştirmenin yollarını ararız. Gerçekleştirmeye uygunsa yaparız. Koşullar uygun değilse yapmayız ama ilk etapta bu durum kendimize olan inancımız ve güvenimizle alakalıdır. “Ben başaramam” diye bakarsak hayat yolunda asla ilerleyemeyiz. Aynı zamanda Boğa Burcu bir bebeğin kendisi dışında bir hayat olduğunu algıladığı nesneleri dokunma duyusuyla tanımaya başladığı evreyi de anlatır. Bebeklerin sürekli her şeyi elledikleri ve tutmak istedikleri dönemdir. Tutma güdüsü buradan gelir…

burç yorumları

İlginizi Çekebilir: Senin çakraların hangi şarkıyı söylüyor?

Güneş yani öz bilincimiz hakikatimiz, egosal olan bilincimizin etkiye-tepki mekanizmamızın çalıştığı evre değil, olaylara ve durumlara daha bilinçli-farkındalıklı (neden-sonuç ilişkisine göre değerlendirerek) baktığımız bilinç düzeyimizi temsil eder. Toprağın soğuk ve kuru doğası ile Güneşin sıcak ve kuru doğası arasındaki Boğa Burcu, ‘kuruluk’ yani ‘analitik-bilimsel-neden-sonuç’ bakış açısına uygundur. Sıcaklık, hareket etme güdüsünü ateşlerken soğukluk ise ‘bir durup düşünelim’ güdümüzü aktif eder.

Güneş Boğa Burcunda parlarken kendi değerimizi nerede aradığımızı sorgulatır. Kendi değerimi insan ilişkilerinde mi arıyorum (ilişki içinde), yoksa kendime verdiğim değer ile mi ilişkiler içinde ‘var’ oluyorum?

İstediğimiz kişiler bizi beklediğimiz gibi sevmediğinde kendimizi değersiz bulmaya aşırı yatkın oluruz; halbuki güven iç benliğimizden (manevi) yani öz’ümüzden gelir. Bu değerin niteliğini kendimizle olan ilişkimiz belirler, daha da derinde içimizde yaşattığımız sevgiden gelir.

Kendimize güvenmediğimiz zaman bazı şeyleri kaybetme korkusuyla istemediğimiz şeyleri yapmaya eğilimli oluruz güvendiğimiz zaman ise ‘ben bunu doğru bulmuyorum’ diyerek netliğimizi açığa çıkarmaya çok daha yatkınızdır. Şimdi kendi varlığımızın enerjisini dünyaya aktarırken hangi bakış açısıyla ilerlediğimiz önemli;
Bendeki ‘ben’ mi, değerli?
Sendeki ‘ben’ mi, değerli?

Biz kendi değerimizi dış dünyada aradığımız sürece etrafımızda, ‘bizim beklentilerimize’ göre bize değer vermeyen insanlarla karşılaştıkça git gide kendimizi yok etmeye doğru sürükleniriz. İşte Güneş, bize bu farkındalığı kazandırmak için önümüzdeki 1 ay boyunca Boğa Burcundan ışıldayacak. Yanında yoldaşı Merkür de var; Merkür bizim düşünce yapımızı, fikirlerimizi, analitik zekamızı ve kıyaslama (dualite- iyi/kötü algısı) yöntemiyle eğriyi-doğruyu bulmamızı aktif eden enerjiyi temsil eder. Merkür ulaktır, haber taşır. Güneş’ten aldığı bu bilinci (farkındalığı) fikirlerimizle hayatımıza aktarırken, kendimizle ve hayatla ile ilgili düşüncelerimizin kişisel çıkarlarımıza yönelik mi yoksa eğriyi-doğruyu ayırd eden bir düşünce yapımız mı var? Bunu açığa çıkarıp fark etmemize yardım edecek. Bununla beraber dünyevi olaylara temkinli yaklaşmamızı, güvenlik arayışımızı verdiğimiz kararlarda ağır ve temkinli olmamızı destekleyecek.

Diğer yandan ise Boğa Burcu, hayattan aldığımız keyife temas eder, dolayısıyla Venüs ile çok alakalıdır. Pandemi sürecinde yaşadığımız ruhsal gerginliğin yanı sıra ara ara hayata daha pozitif bakabilmenin yollarını arayacağız ve içinde yaşadığımız duruma uyum sağlamaya gayret edeceğiz.

Gölge (farkında olmadığımız) taraflarında ise toprağın tutuculuğundan dolayı sabit fikirli olma, kin tutma bundan dolayı depresyon, zihinsel takıntı, değişim dönüşüme direnme, olanı olduğu gibi görmek değil de kendi kafamızda yarattığımız ideale göre algılama şeklinde olaylara yaklaşabiliriz.

boğa burcu özellikleri

İlginizi Çekebilir: Sev kendini haydi!

Bu kadar sabite seven bir enerjinin tam karşı aksında ise Akrep Burcunun yer aldığını unutmamak gerekir. Zihinsel takıntılarımız dolayısıyla zamanı geçmiş ve bize fayda sağlamayan, hayatta ilerlememize engel olan ne varsa tam karşıda duran Akrep enerjisi bu takıntımızı/direncimizi bırakmak için bize sinyaller göndermekte gecikmeyecektir. Ani, beklenmedik olayların ve değişimin gezegeni olan Uranüsün Boğa Burcunda olduğunu ve bu etkiyi tetikleyeceğini de unutmamak gerekir.

Boğa Burcu,
Başak, Oğlak ile elementsel olarak (manevi) kadim dosttur. Bu enerjilere yardım eder, farkındalığı açığa çıkarmak için onu destekler.

Koç, Aslan, Yay ile kuru doğasıyla daha gerçekçi, somut düşünmesi ve ayakları yere basması için her zaman için elini uzatır.

Yıldız haritamızda Boğa Burcunun olduğu gezegenler ve hangi evimizde enerjisi varsa o alanların tetiklenmesine hazır olun; görerek, farkında olarak….
Sevgili Boğa Burçları iyi ki doğdunuz, bizlere bu iyicil enerjiyi yaşattığınız için iyi ki varsınız…

Sevgiler.

Yazar Pınar Arın’ın diğer makaleleri için buraya tıklayabilirsiniz.